Ano Liosia, Laz Ana


Atina metropolitan şehrinin kuzey bölümünde Fyli (Puli) ilçesine bağlı bir semt. 2011 yılı itibariyla nüfusu 34 bin. Bu bölgede önemli ölçüde (3-5 bin civarında) Roman vatandaşının yaşadığı bildiriliyor.  Ano Liosia, yakınındaki çöp sahası ile meşhur olmuş. Atina insanlarının belleğinde "Ana-Luzya Çöplüğü" diye bir tabir var.

"Uluslararası Satranç Turnuvası" 2001 yılında Ano-Liosia'da yapılmış.

Yunanistan'da Romani olarak tanımlanan kişiler Hindistan'ın kuzey bölgelerinden, Raca-istan ve Pencap eyaletlerinden gelmişler. Konuştukları dil tipik bir şekilde Hintçeyle  ilgili. Vücuda ait çeşitli organların adları, günlük rutin faliyetlere ilişkin kelimeler ve diğerleri...

Yunanlıların Roman vatandaşları için küçültücü bir ifade olan Gyftoi  (Koftî, Köftai, Kobtî, Gıbtî, Köftehor) sözcüğünü kullanmaları dikkat çekiyor. Yunan hükümeti, Romanilerin nüfusunu 110 bin şeklinde açıklarken rakamı 350 bine çıkaran kaynaklar var. Wiki bilgilerine göre, Românîlere Gypcy adı Mısır'dan geldiklerini zanneden Grekler tarafından takılmış. Batı Trakya bölümünde yaşayan Românilerin önemli bir bölümünün Müslüman oldukları ve Türkçe konuştukları iddia ediliyor. Wikipedia bunu hep yapıyor. Etnik kimliklerle ilgili olarak yeterince tarafsız değil. "Yönlendirici" ve "yanlış" bilgiler vererek buna göre yorumlar yapıyor.

Atina'nın Agia Varvara ilçesindeki Românîlerin hâli-vakitleri yerinde iken, Ano Liosia'­dakiler oldukça yoksul imişler.

Yunanistan'daki Romanların "davul-zurna" çalgıcığı ve İzmir kaynaklı kumpanya mü­ziğiy­­le (koumpa­neia music) meşhur oldukları bildiriliyor.

Yunanlılar, toponomiyle ilgili pekçok ismi bölgede eski zamanlarda yaşamış bir Arnavut kabilesiyle ilişkilendiriyorlar. Zaman içinde bu adları değiştirmeye başla­mışlar. Liopesi'yi Paiania; Harvati'yi Pallini; Liosia'yı İlion yapmışlar (Zacharia, 2016). Böyle olunca, "Laz Ana" terimi eski Grek topluluğuna değil de, Arnavut kabilesine mi ait oluyor? Öyle anlaşılıyor ki, Yunanlılar kadim tarihlerinden uzaklaşarak yapay yeni bir Helen toplumu oluşturmaya çalışıyorlar. Gökten düşen bir armut gibi sui-generis, özgün bir Helen milleti.

Batılı kaynaklarda, ne "Liosi" sözcüğüne Laz deniyor, ne de "Ano"ya ana. Kendilerine göre başka anlamların peşindeler. Her ne anlam veriyorlarsa mutlaka kendilerine ait olmalı, Grek havası, Grek kokusu taşımalı. Onlara göre  Liosi "şemsî" demektir. Güneş formlu. Güneşle ilgilii. Güneşten gelen. Sözcüğü Hristiyanlığa uyarlamışlar: "Liosi tanrı demektir ve İsa ise O'nun ışığı". (Skúlason, 2005).

"Anonim"  (Ano-Nimo) sözcüğünün "isimsiz yaratıcı" veya "isimsiz ana" anlamına gelmesi.

Ano-Meria Yunan adası Meryam Ana'nın adından mülhem değil mi?

Yunanca sözlüklere baktığımız zaman "ano" sözcüğüne ".den", "uzak", "uzakta", ".den uzakta" gibi anlamlar verildiğini görüyoruz (Jannaris, 1897). Ano  sözcüğünü değişik şehir ve kasaba adlarıyla birlikte kullanarak kendi kültürel bağlamları içinde "yeni anlamlar üretmişler."

Değişik nedenlerle bunu biz dahil, tüm toplumlar yapıyor. Artık tarihsel niteliği olan sözcükleri çoklu toplumsal ve kültürel çevrelerde araştırmak zorundayız. Herbir kültür, başka toplumlardan ödünç aldığı kavramların içini boşaltarak oraya kendi değer ve kültür yapılarına uygun yeni anlamlar yerleştiriyor. Bu nedenle "Ano-Liosia" Yunan toplumu için asla Laz-Ana anlamına gelmemektedir ama nereden bakarsak bakalım, "tanrıça" figürü gölge bir silüet olarak hep karşımızda.

"Ana öneki, ano ile ilgilidir ve aynı zamanda yukarıdan, yukarısı veya üzerinde anlamlarına gelir (Carpenter, 2012). Tanrı veya tanrıça demeye ramak kalmış ama yazarın dili dön­müyor.

Lübnan topraklarında deniz kenarında yer alan Tire (Tyre, eski adı Sûr) şehri yakınlarında bir dağın zirvesinin Yakup/İsrail peygamber zamanında  O-Liosi olarak adlandırıl­mış olması. İbrahim ve Yakup peygamberden önce Filistin ve Fenike halkının Laz / Tanrıça inancına sahip olmaları, yaşadıkları yerleşim yerlerine Luz, Las, Lasio gibi adlar vermeleri. Ve Yunanlıların bu sözcükleri zaman içinde "Ano", "Liosia"  gibi uyarlamalarla kendi kültürlerine aktarmaları...

Yunanistan'ın  Halkidiki yarımadasında "Liosi" adlı bir plajın bulunması. Liosi adlı dernekler, ticari müesseseler, kadın isimleri.

Yunan kültüründe Liosi veya Laz sözcüğü beyinlere gömülmüş, emdirilmiş bir kavram. Kimse anlamını bilmiyor olsa da, o bir arkatip (archetype), eski bir fikir, eski bir şey, kadim bir düşünce, kadîm bir terim. İnsanlar gizemli, esintili bir ruh buluyor olmalılar ki bu kelimeyi uygun gördükleri her yerde kullanmaya devam ediyorlar.

Hint kökenli kişiler olsalar da "Ano Liosia" sözünü Yunan topraklarına Romanlar getirmedi. Bu söz milattan önce 1800'lerden itibaren yüzyıllar içinde Filistin topraklarından Yunan yarımadasına taşındı. Taşıyanlar ise eski Helenlerin bizzat kendileri.

Ano Liosia "yaratılış" olgusunu anlamaya çalışan insanlığın ortak kültür mirası. Eski Filistinliler ve Fenikeliler bu kavramı Hintlilerden, Hintliler Sümer ve Mısırlılardan ve onlar da taş devri mağara insanlarından devraldılar.


Hüner Şencan



.