Alpullu'ya Elektiriği Getiren

Fethiye Abla. Fındık Fethiye. Celal Bayar Alpullu'ya geldiği zaman hemen evinin önünde karşıdan karşıya bir ip çekiyor ve eline bir bayrak alıp yolun ortasına dikiliyor.  Celal Bayar arabadan iniyor ve durumu anlamaya çalışıyor. Ona şu sözü söylüyor: "Çiftliğin ahırlarında bile elektirik var. Biz karanlıkta oturuyoruz. Bize niçin elektirik vermiyorsunuz" diyor. Bunun üzerine Celal Bayar emir veriyor ve Alpullu'ya elektirik dağıtılıyor. Ray direklerini dikip elektirik direği yapıyorlar.  1957 yılı olabilir.

Medya

Hasan Cemal. 1944 yılında İstanbul Kızıltoprak’ta dünyaya gelmiş. Babasının Şeker Fabrikası’nda tercüman olarak çalışması nedeniyle, ilkokula Alpullu’da başlamış. İlkokul ikinci sınıfta  kaydını Ankara‘daki Mimar Kemal İlkokulu'na aldırmış ve orta öğretimini Ankara Atatürk Lisesi'nde tamamlamış. Babasının adı Ahmed Cemal ... Kısa  bir süre, Teliçi'nde yaşamışlar.

Erkan Yolaç. Televizyon sunucu ve TV'te Evet, Hayır adlı program yapımcısı. Babasının adı Mehmet imiş, fabrikada başmakinist olarak çalışmış.  Kendi dilinden kısa hayat hikayesi:"Babam Mehmet Yolaç Edirneli, ailesi Bulgaristan-Sofya’dan göç etmiş. Yol inşaatları yapan babam, ‘Yolaç’ soyadını alıyor. Türkiye’de yolun, arabanın olmadığı 1927’de Ford marka üstü açık spor arabası var. İş hayatı sarsıntı geçirince ailenin birçok ferdi gibi Alpullu Şeker Fabrikası’nda önemli bir görevde çalışıyor. Ben, 24 Şubat 1935’te Alpullu Şeker Fabrikası’nın revirinde doğuyorum. Zor bir doğum oluyor, anacığım (Hikmet Hanım) ölümlerden dönüyor. Ben 6 yaşındayken İstanbul’a geldik." http://www.posta.com.tr

Sporcular

(Sporcuların ayrıntıları Şeker Spor bölümünde)
Özcan Arkoç. Kaleci. Alpullu Şeker Sporda idi. Fenerbahçeye gitti. Oradan Almanya'nın Hamburg Spor kulübüne geçti ve orada oynadı.
Turan Doğangün. Milli Futbolcu. Galatasarayda oynadı.
Refik Doğangün. Vefa spor kulübünde oynadı.
Ülkü Tırpancı. Trakya'nın Milli hakemi. Derbi maçlarını yönetirdi.
Cihat Erbil. Alpullu doğumlu. Teknik direktör. Galatasarayda oynadı.
Erol Tolga. Denizli spor ve Malatya sporda oynadı.
Serol Emlek. Beşikteşta top oynadı.
Osman Karabıçak. Şeker Sporun futbolcusu, dernek yöneticisi, Alpullu Spor Başkan Yardımcısı, Sporun her yerinde her kademesinde
Mustafa Yücel. (Anadol Mustafa). Uşak Sporlu. Transferde kendisine Anadol marka araba verilmişti.
Önder Gülmez. Milli güreşçi. Gençler dünya üçüncüsü. Yıldızlar Avrupa şampiyonu.
Mustafa Yapak. (Sasu Mustafa). Şeker Sporlu, Kırklareli Sporda oynadı.
Rıdvan Yazar. Şeker Spor Kulüp idarecesi.
Ergun Yıldırım. Futbolcu. Babaeski, Edirne Spor, Altınordu Sporda oynadı.
Nadir Yıldırım Futbolcu. Fenerbahçede oynadı.
Vacit Toraman.  Futbolcu. Alpullu Spor, Uzunköprü Spor, Hayrobolu Spor, Şeker Spor'da oynadı. Çiftlik'te "Tavla'da" çalışan Hasan Toraman'ın oğlu. Atların bakıldığı yere tavla adı verilirdi.
Sayım Sancar. Alpullu Şeker Spor, Edirne Spor.
Sahir Sancar. Alpullu Şeker Spor, Ankara Şeker Spor
Nazmi Uzun. Babaeskili. Bir süre Alpullu Şeker Fabrikası Güreş takımında çalışan Nazmi Uzun 1963`ten sonra yağlı güreşe ağırlık vermiş ve 1969 yılında Kırkpınar başpehlivanı olmuştur.
Erol Ormancı. Alpulluspor Kulübü eski Başkanı.
Fikret Tercan. Futbolcu.

Askerler - Polisler

Erdoğan Bucak. Hava Tuğgeneral, Pilot.
Şükrü Tarmangil (polis, Alaettin'in babası)
Mehmet Ganiz. Emekli Astsubay

Öğretim Üyeleri

Prof. Dr. Abdullah Yavaş. İktisatçı, ABD Wisconsin Ünv. Öğretim Üyesi, Türkiye Merkez Bankası Danışmanı, Uluslararası Antalya Üniversitesinin 
Rektörü (2011), Boğaziçi Üniverstesi mezunu. Alpullu'da bir ara imamlık ve daha sonra Mandıra'da müezzinlik yapan Dramalı Hasan hocanın oğlu.

Prof. Dr. Hüner Şencan. İşletme ve Yönetim Bilimcisi. İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi öğretim üyesi. Makedonya Uluslararası Balkan Üniversitesi
Rektörü (2008-2012), İstanbul Ticaret Üniversitesi Uygulamalı Bilimler Fakültesi Dekanı. Havacılık Yönetimi Bölüm Başkanı. Devlet Üretme Çiftliğinde Aşçı Mehmet Şencan'ın oğlu.

Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu.Göğüs hastalıkları uzmanı.  İlkokul ve ortaokulu  Alpullu'da okudu.  Kırklareli’ de doğdu, Hayrobolu'ya kayıtlı. Ağustos 2016’den itibaren Trakya Üniversitesi
Rektörü.

Prof. Dr. Selahattin Ganiz. Ariel Üniversitesi, Grafik Tasarım Bölümü öğretim üyesi. (Öz geçmişi). Gülbahçe Mahallesinde oturmuş. Liseye Osman Karabıçak Ağabey ile birlikte devam etmişler. Lise bitene kadar hep bir arada olmuşlar. Babası fabrikada çalışıyormuş. Selahattin bey komşumuz olmuş ama ben hatırlamıyorum. Komşumuz Pehlivan'ın evinde (Mehmet Dalyan)  kiracı olarak kalmışlar.

Edebiyatçılar
Leyla Ruhan Okyay.1952’de  Alpullu’da doğdu. İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi’nden mezun oldu.  Hikayeci, romancı.

Öğretmenler
Avni Tüzün. İlkokul Müdürü
Abdurrahman Bey. İlkokul öğretmeni
Safinaz Altınel. İlkokulda iken bir dönem sınıf öğretmenliğimizi yaptı. Şeker fabrikası müdürü olan ağabeyisini Romanya'daki amcamızın kızıyla evlendirmek istedik. Ali Alacagöz eniştim epey bir çaba harcadı. Çocuk kızı beğendi, fakat kızın annesi Ümmügül yengem kabul etmedi.


Şeker Fabrikası
Ömer Yazıcı. Fabrikada 42 yıl çalıştıktan sonra Şuruphane ustabaşılığından emekli, doğma büyüme Alpullulu, 1327 (1911) doğumlu.
Kadir Özçetin. Alpullu araştırmacısı, bilgi hazinesi, arşuvci. Fabrikadaki mesleği teknik ressam. Alpullu'nun her erinde izi olan kişi.
Muhittin Kaleli. Montör-Revizör.
İlyas Işıktaş. Montör-Revizör.
Rıfat Ağabey. Fabrika dondurmacısı.
Ömer Şen. Şeker Fabrikasının gazozcusu. Şifon derdik cam bir sürahiden gazozun içine azcık limonata ilave edilirdi.
Saffet Dede. Teliçi'nde üç tekerlekli arabasıyla Teliçi'nin erzaklarını taşıyan kişi.
Mehmet Bedirli, Baş Makinist. Avrupa'ya gitmiş eğitim almış, kendisini iyi bir şekilde yetiştirmiş. Alpullu Belediyesi'nin ilk çöp arabasını o çizmiş, o yapmış. Almanlarla birlikte çalışmış, iş disiplinini öğrenmiş.
Kenan Gündüz. Baş makinist muavini.
Atilla Ün. İnşaat Teknikeri
Hüseyin Ataman. Kantarcı
Erol Sevim. Küspeci
Şakir Kurt. Elektirikçi
İbrahim Özkan. Elektirikçi. Lakabı "Kedi İbo". Bas gitar çalıyordu.
Yasin Çetin. (Komşumuz Yasin amca) Fabrikada Bekçi
Süleyman Kızılay. (Babamın arkadaşıydı). Fabrikada ziraat atölyesinde çalıştı. Emekli olup ikramiyesini aldıktan sonra onu olduğu gibi Kızılay Kurumu'na bağışlamıştı. Bu davranışların bilinmesinde fayda var. Güzel davranışlar bilinrse, örnek alınırsa yaygınlaşır.
İlhan Ayan. Yakup Ayan'ın oğlu. Onlar da bizim gibi Nadırlılı. Fabrikada Boruhanede, Ham Fabrika'da ve Küp Şeker'de çalışmış. Şimdi Alpullu'nun ana nalburiye dükkan işleticisi ve sahibi. 
Remzi Aşka. Ham fabrikada çalıştı.
Ersan Er. Fabrikada arşiv bölümü çalışanı
Lütfü Balcı. Fabrika işçisi. Arkadaşım. Tavukçu/Sütçü Mehmet'in çocuğu.
Mehmet Alkan. Ham fabrika çalışanı.
Müslim Cengiz. Fabrika marangozhanesi ustalarından, 1968 yılında emekli olmuş.
Savaş Dinga. Şeker fabrikasında makinist. Santrüfişlerde tamır ve bakım işlerine bakıyormuş.

Fabrika Bekçileri

Mehmet Karabulut (Koloni Mehmet)
Yusuf Korkmaz
Salih Kayalar (Kore Gazisi)
Fahrettin Gürkan
Servet Bilgin
Mehmetali Tiryaki
(Baş Bekçi)
Servet Birgin (Baş Bekçi)
Erdinç Yavuz


Esnaf, Satıcılar, Üreticiler
Mahmut Yörük. (Bezzaz Mahmut). Alpullunun ilk esnaflarından. Kumaşçı.
Yakup Ayan. İlk esnaflardan.
Mehdi Karabulut. Fotoğrafçı
Hüseyin Cumalı. Fırıncı
İsmail Cumalı. Fırıncı
Cemal Günay. Dondurmacı ve pastacı
Ali Agabey. Gülbahçe Mahallesinde Asker Gazozu üretiyordu. Yaylı at arabasına 20 kasa gazoz yükler Pancarköy, Sinanlı ve diğer yakın köylerdeki bakallara gazoz verirdi.
Ali Balkan. Alpullu'nun pisikletçisi. Parça ve tamir işleri yapardı.
Sabri Yörük. Sinemacı, Esnaf. Bizim mahallede fırını vardı.
Muharrem Öğütücü. Yağneci. Çiftlik mahallesinde Yağ imalathanesi vardı. İçinde aynı zamanda bir yazlık ve kışlık sineması vardı. Fabrikanın arkasında yüksek bir "kapçık" tepesi olurdu. Oraya gider kapçıklarla birlikte savrulan gündendü tanelerini araştırır yerdik. Çiftlik mahallesinde yaşayan çok kişi yağnecilerden tenekelerle kapçık alıp sobalarında yakmıştır. Özellikle banyo kazanlarında su isıtmak için kapçıktan yararlanılırdı. Kapçıklar küçük naylon poşetlere konulur ve banyo kazanında yakılırdı.
Akif Öğütücü. Muharrem beyin kardeşiydi.
Mustafa Aydar. Odurncu veya Bıçkıcı Mustafa.
Pat-Pat Motor arabası vardı.
Şahset Ağdaş. Briketçi, Erzurumlu.
Şimdi işleri çocukları yönetiyor.
Yavuz ve diğerleri.
Hüseyin Akbaş. Çolak Hüseyin veya Çekirdekçi. İlkokulun önünde çekirdek satardı. Teneffüslerde çekirdek almak için sıraya girer sabırsızlanırdık. Küçük külahlara çekirdek koyar ve bize verirdi. Bir eli yoktu ve oraya siyah bir kolluk geçirirdi. Külahı o eliyle sıştırır ve sonra diğer eliyle doldururdu. Allah rahmet eylesin. Aynı zamanda keçi boynuzu satardı ve bazen biz keçi boynuzu satın alırdık.
Sucu Dede. Çiftlik mahallesinin sucusuydu. Eşekle su satardı. Bir testi su 1 kuruş imiş o zamanlar.
Şükrü Aykurt. Terzi
Hakkı ...... Terzi
İsmail Kızılay. Terzi
Hasan Erdoğan. Terzi
Mustafa Özgür. Gazeteci. Çocukları Zafer, Nursel. Bizim yol kenarındaki komşumuz.
Sadullah Yolcagider. Yumurtacı
Fuat Ege. Alpullu - Babaeski hattında Minibüsçülük yapıyordu.Çocuğu Adnan. Sıradükkanlarda ilk dükkan. Babamın arkadaşı idi. Birbirleriyle şakalaşırlardı.
Osman Yavuz. Çiftlik mahallesinde Pehlivan aganın yerinde Bakkal dükkanı vardı.
Balıkçı Habeş Ahmet. (Abaş Ahmet). Ergenede uzunca kayığı vardı.Alpullu'nun renkli simalarından biriydi. Ergeneden yakaldığı uzun sazan balıklarını çarşıya getirip satardı [KÖ].
Pisikletçi Ali Ağabey.
Psikletçi Eren Yayçın
Köfteci Agameto. Adı Mustafa imiş. Fakat babasının lakabı olan Agameto lakabıyla tanınıyormuş. Seyyar köfteci imiş. Üç tekerlekli arabasıyla stadın önünde, çarşıda köfte satarımş ve meşhur biriymiş.  [KÖ]
Lütfü Gülşen. Seyyar köfteci. Parkın yokarısında , Şeker Ambarının karşısında köftecilik yapıyordu. Gülbahça Mahallesindendi. Bir başka köfteciye yardım ederken köfteci olmuş. [KÖ]
Çekirdekçi Abidin. Abidin Pala. Sınıf Aradaşım Remzi Aşka'nın dedesi.  [KÖ] Çok iyi bir kişiymiş. Ondan 50 kuruşluk çekirdek alırsanız bir ölçek de bedava kendisi verirmiş. Sokak Aralarında HEYCİ diye bağırırmış. Bu söz eğlencelik anlamına gelirmiş. Harfleri ağzında yuttuğu için sözcük ağzından Heycii şeklinde çıkarmış. Bu yüzden "Heyci Amca" diye meşhur olmuş.  [KÖ]

Aşçılar
Aşçı Mehmet. Nadırlılı. 1942-47 Şeker fabrikasında 1949-52 Sarmısaklı çiftliğinde, 1952-76 Devlet Üretme çiftliğinde.
Ali Alacagöz. Fabrika aşçısı. Sonra sıra dükkanlarda Lezzet Lokantasını işletti.
Hüseyin Çetin. Fabrikada aşçı.
Tahir Çetin. Hüseyin beyin oğlu. Aşçı
Hasan Çetin. Hüseyin beyin torunu aşçı.
Hasan Kayalar. Fabrikada aşçı. Babamın arkadaşıydı. Ali eniştemin yanında çalıştı. Evi Samafor mahallesinde caminin karşısındaydı.
Mehmet Koçan. Aşçı
Şaban Gül. Çiftlikte aşçı idi. Babamın yardımcısı idi. Çocuklarıyla hep  birlikte bizim evimizde sünnet olmuştuk. Halamın çocuklarıyla birlikte.
İbrahim Asma. Babamın yardımcısı idi ve aynı zamanda bizim komuşumuz. Çocukları Erdoğan, Erdal ve Türkan. Eşi Ayşa Abla. Annemin sohbet arkadaşı, ziyaretçisi.
İlhan Kocalar.  Fabrika Aşçısı.  Benimle aynı yaşta.
Selim Yıldırım. Aşçı
İbrahim Ceylan. Aşçı

Garsonlar

Ethem Paturcu. Fabrika'nın şef garsonu imiş. Aynı zamanda Atatürk'e hizmet etmiş. Onunla ilgili bir anekdot anlatılır. Atatürk gelen misafirlerini ağırlıyor ve onlarla bir şeyler konuşuyormuş. O arada gelen misafirlere bir şeyler sormuş. Kulak misafiri olan Paturcu dayanama-mış araya girip cevabını vermiş. Bunun üzerine Atatürk "Milletime hizmet etmeyi öğretemedim ama görüyorsunuz, çok bilgilidirler, anında cevabını verirler" demiş. Bu anekdotu eski Genel Müdür Osman Bozok Abdullah Alacagöz'ün de bulunduğu bir ortamda anlatmış.

Abdullah Alacagöz. Gazino Garsonu

Mahmut ..... (Şef garson)

Ulvi .... (Çerkez müsellimli)

Birol Sevim


Şöförler - İtfaiyeciler

Osman Yavuz İtfaiye Çavuşu. Komşumuz idi. Sonra evi satıldı. Şimdilerde İstanbul'dan gelen bir kişi oraya çok güzel bir ev yaptı.
Ali Tolga. Baş ş
öför
Rıdvan Kutlu. Arkadaşım Ayhan Kutlu'nun babası.
Rıdvan Bozkurt (Baş ş
öför)
Necdet Akı (Komşumuz, Savaş'ın babası)
S
üleyman Korkmaz
Şemsi Yeni.
Ş
öför
Muammer Yıldırım. TIR'cı

İstasyon ve Tren
Cengiz Sertcan. Gar Şefi
Bahri Uzun. Gar şefi ve m
üfettiş
Ziya Akar. Gar Şefi
Atilla Yolcagider. Hareket Memuru
Kadir .....  (Manevracı)

Çamaşırhane - Hamam
Kerim Gökmen. Hamamcı
Zehra Yakın. Çamaşırhaneci

Sağlık
Abdurrahman Babalıoğlu. Başhekim
Mehmet Baltalı. Başhekim
Selim Yılmaz Karacebe. Başhekim

At Arabacıları
Mehmet Derviş
Camoko Necati
Hasan Aga

Samafor Camii Din Görevlileri
Mustafa Hoca (Çerkez müsellimli)
Yusuf Hoca (Müezzin)
Ramazan Hoca (imam)

Çarşı Camii Din Görevlileri


Devlet Bürokrasisi

Ali Bilir. Vali, İç işleri bakanı danışmanı

Mehmet Ali Alacagöz. Başbakanlık devlet arşivleri


Politik Figürler
Mehmet Atık. AK Parti Belde Teşkilat Başkanı
Ramazan Ağaba. AK Parti Belde Teşkilat Başkan Yrd.
Mehmet Gelal. CHP Belde Teşkilat Başkanı
Bülent Leylek. İyi Parti Belde Teşkilat Başkanı
Mehmet Ali Ağdaş. MHP Belde Teşkilat Başkanı

Çiftlik (Devlet Üretme Çiftliği)
Hüseyin Mandacı. Beygirlere bakıyordu.
Rüstem Ulu. Kahya. Atlara bakıyordu.
Mehmet Şencan. Baş aşçı.
Şaban Gül. Aşçı. Babamın yardımcısıydı. Ben halamın çocukları ve Şaban Ağabey'in çocukları hep birlikte sünnet olmuştuk.
Mehmet Dalyan. Peelivan aga. Çiftlik tarlalarının "Kır Bekçisi".  Çiftliğin tarlalarını dolaşıp, bir zarar ziyan var mı, yokmu diye kontrol eden kişi. Biz ve halamlar evimizin bulunduğu arsayı ondan satın almışız. Caddenin kenarında U şeklinde kerpiçten yapılmış büyük bir evi vardı. Çocukları Hamza, Ali, Hava, Recep...
Mustafa Karakaş. Lakabı, Bekçi Mustafa. Kır bekçisiydi veya Baş Bekçiydi. Hangisi doğruysa. Bizim mahalleden komşumuzdu. Kenan'ın babası.
İzzet Erol. Kır bekçisi. Tüfeği ve yanında bulundurduğu uzun bir bıçağı vardı. Kendisinden korkar, çekinirdik. Deli İzzet diye ün salmıştı.
Halil Tekinalp, Nazır.
Yoğurtçu Mustafa. Çiftikte Yourthanede çalışır ve harika yoğurtlar yapardı. Yeri babamın çalıştığı yemekhanenin karşısında idi.
Halit Mete. Puantör.

Kooperatif

Şinasi Aksüt. Kooperatif memuru. Oğlunun adı Hamit idi.
Nazmi Öztekin. Lakabı Adalı. Memur
Ethem Oral. Memur. Sonra kömür satıcısı esnaf.

Mahalle Muhtarları

Kantinciler

Selahattin Yakıt Yazıcı, katip

Sendikacılar

Fabrikada çalışan işçiler sendikaya üye idiler ve sendika aidatı öderlerdi. Ayda bir günlük dayanışma aidatı ödenirdi. Heyet kurulduğu zaman toplu sözleşmelere Alpullu sendika temsilcileri de bazen katılırlardı. Sendika temsilcisi ile işçiler arasında çok iyi ilişkiler olurdu ve sendika temsilcileri güçlü kişilerdi. Fabrika yönetimine istedikleri önemli şeyleri yaptırırlardı.
İsmet Aday. Başkan
İsmail Akgöl. Başkan
Necati Birgin. Başkan
Tevfik Bayrak. Başkan
Mehmet Güçlü. Başkan
Orhan Saltık. Başkan

Belediye Çalışanları
Ömer Keskin. Temizlik Elemanı
Zabıta Memuru Ali ....
Kenan Ziya Vardar. Zabıta
Kerim Gürsel. Zabıta
Muzaffer Çetinkaya. Zabıta
Aydın Totoroz. Belediye Zabıta Amiri
Gürsel Çetin. Zabıta
Özalp Yongacı. Zabıta
Nihat Çetin. Zabıta
Hüseyin..... Nikah memuru
İbrahim Öz. Meclis Üyesi ve babamın sohbet arkadaşı. Eski sendikacı.

Mezarcılar
Tevfik Yazıcı.
Osman Aşka
Zeynel Temur ve Çocukları

Çiftçiler
Yakup Kahraman
İsmail Öztürk
Ahmet Aga
Sayıt Aga
Ali Yıldırım
İbrahim Ceylan
Feyzullah Bilir
Hayrullah Bilir

Sütçüler, Tavukçular
Fikret Güzay.
Lakabı sütçü Figo. Bizim komşumuz. Babamla çok iyi tanışırlardı. Oğlu Recep Güzay. Bu akşam bana çok güzel bir iyilik yaptı Fabrika bacalarından iki tane örnek verdi. Kendisine müteşekkirim.

Arıcılar

Mehmet Şencan (Çiftlikte aşçı)
Hayri Hoca,
Müezzin
Hacı Akif Yangöz
Yasin Çetin (Çiftlik Mahallesinde) Çocukları vardı, Hasan Çetin, Ahmet Çetin. Kendisinden epey bal satın almışızdır.

Müzisyenler

Çetin Karabulut. Müzisyen ve fotoğraf sanatçısı
Mustafa Yanarlar. Lakabı "Jak Mustafa" Müzisyen

Berberler

Şerif Sevim (Berber Şerif. Şimdi mesleği oğulları yapıyor)
Erol Sevim.

Postacılar

Fehmi Eken. Sırtında deri çantasıyla mahallerde mektup dağıtırdı. Kadri Ağabey'in bildirdiğine göre "Bana mektup var mı?" diye soranlara "Ağızdan selam" diye cevap verirmiş.

Sanatçılar, Mimarlar
Ezgi Nur Akıncı (Marmara Üniversitesi Resim Bölümü). Maceristan Hatvan'da düzenlenen sanat kampına katılmış. Babası Yaşar Akıncı. Babam kendisine ilaç yazdırırdı.

Ezgi Nur Akinci studied at Marmara University of Fine Arts in Istanbul, Turkey between 2009 and 2013. During her studies she worked with different painting and printing techniques. Of all these she prefers canvas and oil paint the most. Since her first work she has been working with human and body. After many studies she has conducted on various techniques and subjects, figurative work has become her particular interest. The theme of her graduation exhibition, which she did in 2013, was just as human and body. Since October 2015 she is doing postgraduate studies at the State Academy of Fine Arts in Karlsruhe. The last work leads her through portraiture, venue, color and the relationship of the topics to each other.

Halide Oral Sert
. Mimar, Ulaştırma Bakanlığı, Karayolları Genel Müdürlüğü, Tarihî Köprüler Şubesi Müdürü.  Mostar Köprüsü’nün yeniden yapımı sırasında Başbakanlık tarafından görevlendirilen Mimar Halide Sert; ihale aşamasında; 06.02.2002 - 30.05.2002 tarihleri arasında 29 gün, yeniden yapım aşamasında; 21.03.2003-31.12.2003 tarihleri arasında 128 gün, Bosna-Hersek yetkililerinin teknik kabul heyetinde yer alması için daveti üzerine 18.06.2004-21.07.2004 tarihleri arasında 14 gün olmak üzere toplam 171 gün Bosna-Hersek’te görevlendirilmiştir. Karayolları Genel Müdürlüğü Tarihi Köprüler Şube Müdürü Halide Sert'in cenaze töreni, vasiyeti üzerine Kırklareli'ndeki tarihi Alpullu Köprüsü altında yapıldı. (11 Haziran 2017).

Fotoğrafçılar
Murtaza Ağabey. Alpullunun ilk fotoğrafçısıydı. Şipşak fotoğraf makinesi vardı. İlkokula giderken bizim ilk vesikalık fotoğraflarımızı o çekmişti. Başını makinenin içine sokar orada bir müddet oyalandıktan sonra ıslak fotoğrafları çıkarır, sonra kuruması için tele asardı. Türkçeyi Arnavut şivesiyle konuştuğu için ona Arnavut Murtaza derdik. Fabrikanın önünde ve kendi kahvesi önünde fotoğraf çekerdi. Herkese takılırdı ve tabi bu arada babama... Mahalelelimiz onu severdi. Babacan bir insandı. Daha sonraları kavehane işletmeye başladı. Kahvehanesinin yanındaki çeşmeye hortumu takar kahvehanesinin önünü ıslatırdı. [Abdullah Alacagöz].

Mehdi Ağabey







































İsimler

"Meşhur ve tanınmış adlar" ifadesini kullanmayacağım. İnsanların etki alanları değişik olabiliyor. Çok tanınmış olup Alpullu'ya çok az faydası olanlar, hiç faydası olmayanlar, dolaylı olarak katkı yapanlar, Alpullu'dan geçmiş olanlar, Alpullu'nun suyunu içmiş olanlar, Alpullu'da bir süre resmi görev yapmış olan kişiler var. Memurlar, müdürler...

Hatta Hayrabolu'ya, Babaeskiye, Burgaz'a  giderken Alpullu'dan geçmiş olan kişiler... Çünkü insanlar şöyle konuşuyorlar: "Alpullu mu? Aaa, Oradan geçtim. Çok güzel bir yer. Sessiz, sakin, yeşillikler içinde"... Orada yaşamak isterdim...

İsimler olgusu göreceli. Bir kişinin adı eğer Alpullu ismiyle yanyana geldiğinde bir anlam ifade ediyorsa, bir iz bırakmışsa onun adı bu listede yer almalı. Herkesin belli bir izi var, fakat benim kast ettiğim göze çarpan izler... Dikkati çeken izler. Bu listeyi kendi başıma oluşturmadım. Konuşarak, görüşerek, bilgi alarak... Eksiklikler vardır. Bilgi gelirse o adları da listeye ilave ederim. Bu liste uzayacak ve genişleyecektir. Olsun... Bunun zararı yok. Bu konuda bana mail de atabilirsiniz.

Bir örnek vereyim. Oğlum İstanbul'da Beyin Cerrahı. Bir gün çalıştığı hastaneye iki kadın hasta geliyor. Konuşuyorlar, laf lafı açıyor ve oğlum kadınların eskiden Alpullu'da yaşadıklarını öğreniyor. Onlara "Aaa, ben de Alpullu'luyum" diyor. Kadınlar "kimlerdensiniz", diye soruyor. Oğlum, "Dedem Alpullu'da yaşıyordu" diye cevap veriyor. "Dedemden dolayı biz kendimizi Alpullu'lu sayarız". Konuşma bu şekilde devam ediyor. Onların Türkiye'nin hangi şehrinde doğdukları önemli değil, dedesi, amıcası ne bileyim, halası teyzesi, dayısı eğer Alpullu'da yaşamış ve o da bir süre gelip Alpullu'da misafir olarak kalmışsa Alpullu'ludur. Alpullulu olmak "hissetmekle" ilgili. İnsanlara sen Alpullulu değilsin demek yerine, adını Alpulluyla birlikte anan kişilerle zenginleşmemiz daha iyi.  "O Alpullulu değil" sözünü sevmiyorum. Kendisi eğer  "Ben Alpulluluyum" diyorsa Alpulluludur. Çünkü, Alpullu insanının gönlü geniş... Herkese gönlümüzde yer var...

Bazı kişilerin soyadlarını hatırlayamadık, hatta bazen adını. Öyle bir kişi var ki sadece lakabını biliyoruz. Bazılarının  adlarının yanına lakaplarını da yazdık. Bunlar unutulmasın istiyorum. Amacımız kimseyi rahatsız etmek değil. Bu konuda eğer bir yanlış yapmışsak hemen düzeltiriz. Yazma işi zor. İyi niyetli olmak yetmiyor. Bizim algılamamız ile karşı tarafın algılaması aynı olmayabiliyor. Eğer bir
sürçü lisan olmuşsa bunları düzeltmeye hazır olduğumu belirtmek isterim.

İsimleri kategorize ettim. Bazı kişiler birden fazla kategoride yer alabiliyor. Bu yüzden onları  iki üç kategoriye birden yerleştirdim. İstedim ki adını orada da hatırlayalım. Fabrika müdürlerini ve belediye başkanlarını  bu listeye almadım. Onları kendi müstakil başlıklarında ayrıca inceledim. İsimlerin sıralamasında "özel bir anlam" yok. Aklımıza kim önce gelmişse onu yazdık. Bazılarını sonradan araya girdik. Kimi isimlere [KÖ] şerhini düştüm. Bu bilgileri özellikle Kadri Ağabeyden aldığımı belirtmek istedim. Bağışlasınlar, Kadri Ağabey'den ufak tefek o kadar çok şey öğreniyoruz ki, hepsine referans vermeye kalksam yazı Kadri Ağabey'in isminden geçilmeyecek.