Gümeler

1960'lı yıllardan belki 1970'li yıllara belki daha ötesine kadar kış mevsiminde, ilkbaharda veya sonbaharda Ergene taşkınları sonucu geniş su basmaları üzerinde ördek avcılarının yaptıkları gümeler olurdu. Avcılar gümlere kapanırlar iki üç gün veya bir gece boyunca bu gümelerde kalırlar ve ördek avlamaya çalışırlardı. Mühre  adını verdikleri bir ördekleri olurdu. Onu ayağından bağlarlar ve gök yüzünde uçan kaz ve ördekleri yere indirmesini sağlarlardı. Gümeler sazlardan, kara çalıdan veya tahta ve çıta parçalarından yapılırdı. Gümelerin içinde bir veya iki tane mazgal adı verilen gözetleme penceresi olurdu.  Gümeler bir metre yüksekliğinde ve ancak iki kişiyi alacak kadar olurdu. Gümeye her zaman iki kişi birlikte giderdi. Bazen gümeye gitmek için kayıktan yararlanılırdı.  Gümelerin bir bölümü suyun ortasındaki adacıklarda olurdu ve bazen de suyun kenarında.
Ergene nehrinin d
üzlüklerinde ve Karabatak'da gümeler olurdu.
Fabrikada
çalışan avcılar gece saat 11:00'de gümeye girerler ertesi günü çantaları ördek dolu olarak gümeden çıkmış olarak evlerine gelirlerdi. İnternetteki hiç bir resim çocukluğiumda gördüğüm gümeleri temsil etmiyor. Benim gördüklerim hep suyun ortasında idi ve külahımsı bir kulübe şeklindeydi.